Biofeedback Terapi

Biofeedback Terapisi Nedir?

Biofeedback terapisi, bir bireyin vücudundaki fizyolojik süreçleri bilinçli bir şekilde takip etmesine, anlamasına ve kontrol etmesine olanak tanıyan etkili bir terapi yöntemidir. Genellikle bir bilgisayar veya diğer elektronik cihazlar aracılığıyla sağlanan geri bildirimleri kullanarak vücudun çeşitli fonksiyonlarını kontrol etmeyi öğretir. Stresle başa çıkma, kas gerginliği kontrolü, dissinerjik defekasyon, inkontinans yönetimi ve pelvik taban sağlığı gibi bir dizi durumda kullanılabilir.

Biofeedback terapisinin temel prensipleri:

Geri Bildirim (Biofeedback): Biofeedback, kişinin genellikle farkında olmadığı vücut fonksiyonlarını ölçen problar veya elektrotlar kullanır. Bu sayede, kas aktivitesi ve gerginliği ölçülür ve bu bilgiler bir bilgisayar ekranında veya sesli geri bildirimler halinde kullanıcıya bildirilir.

Bilinçli Kontrol: Birey, geri bildirimleri kullanarak vücut fonksiyonlarını bilinçli bir şekilde kontrol etmeyi öğrenir. Bu genellikle bir terapist rehberliğinde yapılır. Birey, vücuttaki belirli bir fonksiyonu kontrol etmeyi ve değiştirmeyi öğrendikçe, bu beceriyi günlük yaşamında uygulayabilir.

Hedeflenen Değişiklikler: Biofeedback terapisi genellikle bireyin belirli bir amacı veya hedefi olduğu durumlarda uygulanır. Örneğin, bir birey dissinerjik defekasyonda olduğu gibi kas gerginliğini azaltmak veya dışkı kaçırmada olduğu gibi kas gerginliğini arttırmak isteyebilir.

Dissinerjik Defekasyon ve Biofeedback Terapisi:

Kabızlığın önemli bir sebebi olan dissinerjik defekasyon, pelvik sağlık sorunlarından biridir. Bu durum, pelvik bölgedeki kasların koordineli bir şekilde çalışmaması ve tuvaleti kullanmakta zorlanma durumunu ifade eder. Biofeedback terapisi, dissinerjik defekasyonu yönetmek ve pelvik sağlığı iyileştirmek amacıyla etkili bir tedavi seçeneği olarak öne çıkmaktadır.

Dissinerjik defekasyon, genellikle pelvik taban kasları ve anorektal bölgenin koordinasyonunda ortaya çıkan bir sorundur. Normalde, dışkılama sırasında pelvik taban kasları gevşer, bağırsaklar hareketlenir ve kişi rahatça dışkısını boşaltabilir. Ancak, dissinerjik defekasyon durumunda, bu koordinasyon bozulur ve kaslar istenmeyen şekillerde kasılır. Bu durum bir tıkanıklık hissi oluşturur.

Dissinerjik Defekasyon Nedenleri:

Pelvik Taban Kaslarının Zayıflığı: Pelvik taban kaslarının yetersiz güçte olması, dışkılama sırasında kasılma ve gevşeme süreçlerini zorlaştırabilir.

Stres veya Anksiyete: Zihinsel durumlar, pelvik taban kaslarının düzensiz çalışmasına neden olabilir.

Anatomik Sorunlar: Anorektal bölgede meydana gelen anatomik sorunlar, dissinerjik defekasyonu tetikleyebilir.

Biofeedback terapisi, dissinerjik defekasyonun yönetiminde etkili bir fizyoterapi yöntemidir. Tedavi, hastaya kas aktivitesi hakkında geri bildirimler sağlayarak pelvik taban kaslarını kontrol etmeyi öğretmeyi amaçlar. Bu süreç, bir değerlendirme ile başlar, biofeedback cihazları kullanılarak devam eder ve hastaya ev egzersizleri önerilir.

Anal Biofeedback Nedir?

Anal biofeedback, pelvik taban kaslarını güçlendirmek ve kontrol etmek amacıyla kullanılan bir fizyoterapi yöntemidir. Bu tedavi, hastanın pelvik taban kaslarının aktivitesini ölçen bir bilgisayar veya diğer elektronik cihazlar aracılığıyla sağlanan geri bildirimlerle uygulanır. Terapist, anal bir prob veya elektrot kullanarak hastanın pelvik taban kaslarını izler. Hastanın bu geri bildirimleri kullanarak kaslarını bilinçli bir şekilde kontrol etmeyi öğrenmesine yardımcı olur.

Tedavi Süreci:

Değerlendirme: Terapist, hastanın pelvik taban kaslarının gücünü, dayanıklılığını ve koordinasyonunu değerlendirir.

Biofeedback Cihazları: Hastanın pelvik taban kaslarının aktivitesini ölçmek için anal prob veya elektrotlar kullanılır. Bu veriler, bilgisayar ekranında gösterilir.

Eğitim ve Pratik: Hasta, pelvik taban kaslarını bilinçli bir şekilde kontrol etmeyi öğrenir. Biofeedback cihazları aracılığıyla sağlanan geri bildirimleri kullanarak kaslarını güçlendirmeyi ve kontrol etmeyi pratiğe döker.

Anal Biofeedback Hangi Durumlarda Kullanılır?

Anal Biofeedback gastroenteroloji alanında en sık dışkı kaçırma (anal inkontinans) tedavisinde kullanılmaktadır. Ancak pelvik ağrı ve idrar kaçırma gibi durumlarda da kullanılabilir.

Biofeedback terapisi, vücut fonksiyonlarını izleyerek ve bilinçli bir şekilde kontrol ederek stres, ağrı ve pelvik sağlık sorunları gibi durumları yönetmekte etkili bir yaklaşım sunar.

Endoskopi en kısa tanımıyla ağız içinden mide çıkışı ve on iki bağırsağın ilk bölümüne kadar olan sindirim sistemi bölümlerinin kamera ile incelenmesidir. İşlem ucunda küçük kamera bulunan elastik kıvamda yüksek teknoloji ürünü bir hortum (endoskop) ile olmaktadır.

Endoskopi diğer bir adıyla gastroskopi olarak bilinmektedir. Endoskopi ile boğaz, yemek borusu, mide ve on iki parmak bağırsağı kamera ile net olarak görülebilmektedir. Hastalıklar teşhis edilmektedir. Bazı durumlarda endoskopik tedaviler yapılmaktadır (kanama durdurma gibi).

Endoskopi anestezi doktoru eşliğinde, tam uyutularak, herhangi bir şey hissetmeden güvenle uygulanmaktadır. Endoskopinin yan etkileri oldukça az olup ihmal edilecek düzeydedir.

Endoskopi en ideal bir şekilde bu alanda uzmanlık yapan gastroenteroloji uzmanı hekimler tarafından yapılmalıdır.

Rutin endoskopi kimlere yapılmalıdır?

Rutin endoskopi dışında diğer hastalar ne zaman endoskopi yaptırmalıdır?

Endoskopinin yaşı yoktur. Gereklilik halinde her yaşta endoskopi yapılabilir.

İlaçlarla geçmeyen;

Endoskopi ile yemek borusu, mide ve bağırsağın ilk bölümü tam olarak kamera ile görülür. Gereğinde helikobakter bakterisi ve mikroskop altında görülebilen hastalıklar (metaplazi gibi) için parça alınabilir. Parçanın sonucuna göre gereğinde endoskopik takibin devamı gerekebilir.

Endoskopi sonucunda mide ülseri saptananlar, atrofi ve metaplazi saptananlar, mideye balon dilatasyon uygulananlar, siroz varisi tedavisi görenler, ailede kanser hikayesi olanlar doktorun önereceği periyod dahilinde endoskopi tekrarına ihtiyaç duyabilir.

Endoskopinin alternatifi var mıdır? Bu sorunun cevabı hayırdır. Tabi ki endoskopi yapılamadığında tomografi, MR gibi tetkikler ile görüntüleme yapılabilir. Ancak bunlar endoskopinin bize sunduğu olanakların yanına bile yaklaşamazlar.

Son olarak endoskopi doktoru –ki mümkün olduğunca gastroenteroloji uzmanı olmalı- sık sık değiştirilmemelidir. Nasıl ki insan kuaförünü memnun kaldığı müddetçe değiştirmiyorsa endoskopi doktorunu da memnun olduğu sürece değiştirmemelidir. Çünkü sizi baştan bilen hekim sizi daha iyi takip edecektir.

Daha fazla soru ve muayene için arayabilirsiniz (+90 532 333 37 73)

Daha fazla bilgi için bize ulaşın.

Whatsapp
Bize Whatsapp'tan yazın.